Fuad Muradov
Azerbaycan Cumhuriyeri Diasporadan Sorumlu Devlet Komitesi Başkanı
Halklarımız arasında tarihi dostluk, karşılıklı güven ve yüksek seviyeli işbirliğine dayanan Azerbaycan – Türkiye ilişkileri sürekli olarak gelişmektedir. Halkların aynı etnik kökene, dile, dine, medeniyete mensup olması ve karşılıklı bağlantılar bu iki ülkeyi her zaman birbirine kardeş kılmıştır.
Azerbaycan ile Türkiye her sevinçli ve kederli günde de birbirinin yanında olmuştur. Ulu Önder Haydar Aliyev’in “bir millet iki devlet” olarak karakteriz ettiği Azerbaycan – Türkiye devletleri arasındaki ilişkiler bugün her iki ülke yönetimi tarafından hayata geçirilen düşünülmüş amaç odaklı siyasetin mantıksal neticesi olarak daha yüksek seviyeye erişmektedir.
“Azerbaycan’ın kederi kederimiz, sevinci sevincimiz” diyen Atatürk’ün ülkemizde muhteşem anıtının dikilmesine Sayın İlham Aliyev son derece büyük önem vererek şu sözleri bildirmiştir; “Büyük Atatürk’ün anıtının Azerbaycan’ın başkenti Bakü’nün merkezinde dikilmesi bugünü tarihimize bayram günü olarak yazacaktır. Bu, Türkiye – Azerbaycan dostluğunun bayraıdır, birliğin bayramıdır.”
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “Azerbaycan ile Türkiye güçlü kardeşlik ve akrabalık bağları ile birbirine bağlı iki devlettir” fikri de bizim birliğimizi ve bir olmamızı özünde bulundurmaktadır.
Azerbaycan – Türkiye ilişkilerinin geniş kapsamı ve yoğun gelişimi bölgesel önem arz etmektedir ve istikrarın oluşturulmasına büyük katkılar sağlamaktadır. İşte aynı zamanda, bütün Türk dünyasının daha sıkı şekilde bir araya gelmesini sağlayan en önemli unsurdan biri de Türkiye – Azerbaycan ilişkileridir. Muhterem Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in sözleri ile ifade edersek: “Türkiye – Azerbaycan ilişkileri, aynı zamanda bütün Türk dünyası içinde önemli rol oynamaktadır. Biz Türk dünyasının birleşmesi, Türk dili konuşan ülkeler arasında ilişkilerin gelişimi için ortak çabalar göstermektedir.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde, Rusya’da, Avustralya’da, Yakın Doğu’da ve dünyanın diğer bölgelerinde yaşayan Türkiye ve Azerbaycan insanlarının birbirinin gücünden ve tecrübelerinden yararlanmalarını beklemekteyiz... El ele, omuz omuza verecek, dayanışma gösterecek ve bütün Türk dünyasını aydın geleceğe götüreceğiz” fikirlerini de Türk dünyasının zorunluluğunu ifade etmektedir.
Halihazırda siyasi-iktisadi, medeni alandarda ülkelerimiz arasında yüksek seviyeli ilişkiler oluşmuştur. Bununla birlikte, ülkelerimiz arasında mevcut olan dostluk yalnız Azerbaycan – Türkiye ilişkileri ile bitmemeli, bu halkların evlatları bütün dünyada bir ağ oluşturmalıdır. Bugün dünyanın muhtelif ülkelerinde yaşayan milyonlarca Azerbaycan ve Türkiye Türkleri arasında ilişkilerin daha da güçlendirilmesine ihtiyaç durulmaktadır. “Türkiye Azerbaycan Dergisi” de işte bu zaruret de ileri gelmektedir. Ümit ediyorum ki, dergi ülkelerimiz ve özellikle de diasporalarımız arasında bilgi akışını daha da yoğunlaştıracak, karşılıklı ilişkileri daha da güçlendirecektir.
Dergiye çalışmalarında başarılar dilerim!