"2023 ve Ötesinde Akil ve Müşfik Türk Diplomasisi" temasıyla 6-12 Ağustos 2022 tarihleri arasında 13. Büyükelçiler Konferansı gerçekleşti. İlk kez 2008 yılında toplanan konferansın on üçüncüsü kapsamında bakanlık için değerlendirme oturumları düzenlendi ve büyükelçiler, Türk dış politikasını yakından ilgilendiren bölgesel ve küresel meseleler hakkında kapsamlı görüş alışverişinde bulundular. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. ve Hariciye Teşkilatının kuruluşunun 500. yıl dönümüne denk gelmesi sebebiyle, 13. Büyükelçiler Konferansı "2023 ve Ötesinde Akil ve Müşfik Türk Diplomasisi" teması etrafında toplandı. Konferansa, büyükelçilerin yanı sıra dost ülkelerin devlet adamları da iştirak etti.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Bayramov, 13. Büyükelçiler Konferansı İçin Ankara’ya Geldi
Ceyhun Bayramov, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun daveti üzerine 8-9 Ağustos tarihleri arasında Ankara’ya geldi. 13. Büyükelçiler konferansında büyükelçilere ve katılımcılara hitap eden Bayramov, Türk diplomasisi ve Türkiye- Azerbaycan birliğine yönelik önemli mesajlarda bulundu.
Mevlüt Çavuşoğlu konferansta konuşmasını gerçekleştirdikten sonra mevkidaşı Bayramov’u kıymetli sözlerle takdim etti. Çavuşoğlu, Bayramov için “Çok zor süreçte göreve geldi, adeta ateşten gömlek giydi. Ancak, Tarih kitaplarında yer alacak başarılara imza attı.” sözleriyle onore etti. Bayramov da konuşmasına Türkiye- Azerbaycan arasındaki güçlü birlikteliği vurgulayan sözleriyle başladı.
“Etnik, Kültürel, Tarihi Bağlarla Bağlı Dostluk İlişkimiz…”
Haydar Aliyev'in "bir millet iki devlet" fikri ve Mustafa Kemal Atatürk'ün "Azerbaycan'ın kederi kederimiz, sevinci sevincimizdir" düsturuyla ikili ilişkilerin geliştiğini vurgulayan Bayramov, Türk diplomatların, Azerbaycan'ın çıkarlarını, Azerbaycanlı diplomatların da Türkiye'nin çıkarlarını, çeşitli uluslararası platformlarda kendi devletlerinin çıkarları gibi koruduğu görüşünü savundu.
500 Yıllık Bir Mirasa Sahip Türk Diplomasisi…
Bayramov, Konferansın toplanma konusu itibariyle özellikle Türk Diplomasisi üzerine düşüncelerini dile getirdi. Konuşmasının büyük bir çoğunluğunu bu bölüme ayıran Dışişleri Bakanı Bayramov, Türkiye’nin diplomaside merkezi ve öncü rol oynadığını şu cümlelerle ifade etmiştir:
“500 yıllık bir mirasa sahip Türk diplomasisi, sizlerin de (Türk diplomatlar) büyük katkılarıyla kazandığı başarılar ülkenizin uluslararası aktörlüğünü günden güne artırmıştır. Dünyanın en geniş 5’inci diplomatik ağı, Türkiye’nin bugün gücüne güç katmıştır. Türkiye’nin olmadığı platformlarda Azerbaycan yaptığı gibi bizim olmadığımız bir yerde sesimizin, sözümüzün duyulmasında kardeş Türkiye’nin diplomatları hayata geçirirler. Türkiye, diplomaside yeniliklerin geliştirilmesinde öncü ülkeye dönüşmüştür. Türkiye’nin diplomaside merkezi ve öncü bir ülkeye dönüşmesini sevinçle karşılıyor, başarınızı kendi başarımız gibi kabul ediyoruz.”
Türkiye’nin, Azerbaycan’a olan desteğini de unutmayan Bayramov, “Topraklarımızın işgalden azat edilmesi zamanında Türkiye’nin ülkemize verdiği siyasi ve diplomatik desteği sadece kardeşlik ilişkilerimizin tezahürü değil, aynı zamanda Türkiye’nin doğrunun, hakkın ve adaletin yanında dik durması tarihte yerini bulmuştur. Bütün uluslararası baskı ve tehditlere bakmayarak Türk diplomatları Azerbaycanlı meslektaşlarıyla birlikte bütün platformlarda omuz omuza çalışarak haklı sözümüzün duyurulması için ciddi mücadeleler etti.” cümleleriyle iki ülke arasındaki karşılıklı desteğe vurgu yaptı.
“Bundan Sonra da Verimli Faaliyetlerimizin Başarılarını Birlikte Yaşamak Dileğiyle…”
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Bayramov, 13. Büyükelçiler Konferansı bünyesinde yaklaşık 10 dakika kadar konuşma yaptı. Konuşmasının içeriğinde Türkiye-Azerbaycan kardeşliği ve birlikteliğini sıklıkla dile getiren Bayramov, cümlelerini sonlandırırken de ikili ilişkilerin devamlılığına dair temennisini dile getirdi.
“Bundan Sonra Da Verimli Faaliyetlerimizin Başarılarını Birlikte Yaşamak Dileğiyle…” sözlerini tamamlayan Dışişleri Bakanı Bayramov, basına kapalı gerçekleştirilen görüşmelerle mesaisine devam etti.